Bugün halihazırda dünya üzerinde 1.5 milyar'a yakın müslüman bulunmaktadır.
Eğer ki bu bir buçuk milyar Müslümanın yaşam gayesi Allah'ın rızasını gözetip istediği şekilde bir hayat sürüp ölmek değil ise bu "Müslümanlar" kendilerini hesaba çekmelidirler.
Çünkü eğer ki birileri kendine ben müslümanım diyorsa ve Allah'ın rızası dışında herhangi bir maddi, manevi yaşam gayesi edinmişse o kişi inanç ve Rab konusunda büyük bir gevşeklik gösteriyor demektir.
Bu da Allah korusun insanın ayağını kaydırabilecek bir husustur.
Günümüzde bunun örnekleri çoğalmaya başladı.
Örneğin kimisinin amacı makam mevki, kiminin para pul, kiminin kadın, kiminin haz, kiminin kariyer, kiminin önderlik, liderlik olmuş durumda.
İşin kötü tarafı da bazılarımız hem Allah'ın rızası hemde bunlar birlikte olsun istiyoruz ve bunun için yeri geldiğinde fetvalar bulmaya çalışıyoruz.
Ama maalesef mümin için yaşam gayesi birdir: Allah'ın rızası. Onun dışındakiler ancak Allah'ın rızasına ulaşmak için birer araç olabilirler.
İşte tam bu noktada kendimizi sorguya çekip bunların bizim için ne anlam ifade ettiğine bakmamız lazım.
Ve unutmayalım ki sorunlar bireysel başlayıp bireysel olarak tedavi edilmelidir.
Yani herkes kendisini düzeltsin ki toplum da düzelsin.
Sen olmadan biz olmaz.